Buz gibi bir Üsküp akşamından merhaba,
Görünen o ki bültenleri artık bu saatlerde gönderiyorum. Belki de ismini akşam postası yapsam daha iyi olacak.
Bu ay yine tamamen kafamın içinde dönüp dolaşan şeylerle ilgili yazıp çizdim. Biraz da neler yaptığımdan bahsettim. İyi eğlenceler!
Herhangi bir ortamda kilo meselesi açıldığında genelde karşımdakiler, ben bir şey demesem de, kendimi iyi hissedeyim diye bir şeyler söyleme gereği duyuyorlar. Bu yüzden zaten iyi hissediyor olduğumu yazma gereği duydum çünkü konumuz aslında bu değil.
Muhtemelen çizim yaptığım kolum iyileşiyor diye son zamanlarda yapamadığım bir sürü şeye geri döndüm. Zincirlerimden kurtulmuş gibi çiziyorum. Öyle bir iştahla masa başına geçiyorum ki iştahım bence bu yüzden de arttı (ahaha başka bahane, nasıl?)
Kilo almaya başlamamın asıl sebebi bedenimle olan iletişimimin zayıflaması bence. O kadar çok oturuyorum ki, bir insan ancak bu kadar oturabilir. Bir de bağdaş kuruyorum, çok rahat. Sırf daha fazla rahat oturabileyim diye yoga yapıyorum resmen.
Hareket etmekle çalışmak arasındaki dengeyi bulmaya ihtiyacım var. Yoksa ya tekrar kilo alacağım, ya kolumun ağrıları geri dönecek, ya da her ikisi…
Şimdiye kadar yazıp çizmesi beni en çok zorlayan bülten bu oldu. Öncekilerden daha iyi olmadı bence ama bi’ değişik oldu. Saçımı da pembe yerine mavi yaptım, nasıl olmuş?
Gelecek bültende görüşmek üzere,
Belkıs
Ay muhteşem bir bülten bu, hiç bitmesin istiyorum✨
Çok bayıldım çok! 🫶